Yazı yazmanın, yazar olmanın bazı sorumlulukları var.
Anneler Günü yaklaşırken anneler için, terör için, yılbaşı yaklaşırken yeni yıl hedefleri için, bir yasa tasarısı geçmeye çalışıyorsa onun için yazmam lazım diye düşünüyorsun.
Bir yandan da kalbinden geçenler var: dünyada daha mutlu ve sevgi dolu insanlar olsa, anne-babalar çocuklarına bu kadar acımasız davranmasa, hayat bayram olsa gibi.
Hafta sonu bir eğitimdeydim. Gerçekten çok yararlandığım, gözlem yapma fırsatı bulduğum bir eğitimdi.
Hikaye yaratma üzerine bir bölümü vardı. Çağrışım oyunu oynuyorduk. 10 kişilik bir çemberde aklına gelen ilk kelimeyi biri söyleyip ortaya geliyordu. Bir ikinci kişi o kelimenin çağrıştırdığı başka bir kelimeyi söyleyip, yanına geliyor, bir üçüncüsü de başka bir çağrışımla üçgeni tamamlıyordu.
“Ben elmayım.” ” Ben elmanın sapıyım.” “Ben sapın bağlı bulunduğu ağacım.” gibi.
“Ben İstanbul’um.” “Ben İstanbul’daki trafiğim.” “Ben trafikteki kaosum.”
“Ben kaosum.” “Ben kaostaki insanım.” “Ben stresim.”
İnsanların beyinlerindeki, bilinçaltlarındaki kelimelerin havada uçuştuğunu görmek, içimizdeki sakladıklarımızı ortaya dökmek çok iyi geldi. Bunların her biri bir minik hikayecikti.
Eve geldim.
Düşünmeye başladım. İstanbul, trafik, kaos, stres, mutsuzluk gibi kelimeler hala beynimde dönüyordu.
Biz ne yapıyorduk?
Neydi bu koşuşturmaca? Nereye yetişiyorduk? Neden aynı anda bir sürü şeyi yapmaya çalışıyorduk?
Bahar Anahmias
Çok para kazanalım.
Aile kuralım.
Mükemmel aile olalım.
Çocuklarımız da mükemmel olsun. Akıllı, güzel, eksiksiz, dört dörtlük.
Yaşadığımız yer en son moda eşyalarla, en teknolojik aletlerle dolsun. Giysilerimizde de modayı takip edelim.
Mükemmel insan olalım. Hem fit, hem güzel, hem akıllı, hem kapasiteli, hem iyi, hem, hem, hem, hem.
Bahar Anahmias
Bir de üstüne üstlük uzun ve sağlıklı bi yaşam sürelim.
Bunlar olmayınca da depresyona düşelim.
Sürekli kendimizi eleştirelim. Kendimizi zorlayalım. Standartlarımızın üstüne çıkmaya çalışalım.
Kendimizden beklentimiz biraz fazla değil mi?
Bu beklentileri karşılayamayanlar toplum baskısı yüzünden ülkeyi terkettiler.
Uzak bir yerlerde daha sakin, daha stressiz, daha sade bir yaşam kurdular. Burada yapamayıp da orada yaptıkları neydi?
Hayat biz plan yaparken başımıza gelenlerdir.
Anonim
15 gündür yeni yıl hedefleri için bir yazı yazmayı düşünüyordum. Geçen sene yazmıştım. Her sene kendim için bir tane yapıyordum. Yıl sonu geldiğinde de “vah vah, tüh, tüh, bak bunu da yapmamışım, bitirememişim.” diye kendime kızıyordum.
Upuzun bir liste yazacaktım.
Belki yine yazarım.
Ama şu gün itibarıyla benim yeni yıl hedefim SADELEŞMEK.
Önce kendi hayatımdan gereksiz angaryaları çıkaracağım.
Hedeflerime ve hayallerime daha çok zaman ayıracağım.
Çocuklarımın gereksiz programlarını iptal edeceğim.
Daha az koşuşturmaca, daha az stres, daha az iş yükü.
Kendime acımasız davranmayacağım.
Yine veremedin şu 5 kiloyu, geçen sene de spora başlamayı düşünmüştün ne oldu demeyeceğim.
Kendimi kabul edeceğim.
Başarısızlıklarım, zayıflıklarım, güçlü yönlerim, güçsüz yönlerim, iyi-kötü duygularım ile ben bir bütünüm.
Hepsini sevmeyi ve itiraf etmeyi öğreneceğim. (Başlangıçta en azından kendime)
Soframda sadece gerekli şeyleri tutacağım.
Gerekli, gereksiz marketteki herşeyi almayacağım. Stoklamayacağım. Vücut ve ruh sağlığımız için olan besinleri tespit edip, o listenin dışına çıkmayacağım. Çocuklarımı da bu konuda bilgilendireceğim.
Gereksiz hiç bir şey satın almayacağım.
Evet ekonomiye zarar verecek bu kararım. Ama bir tane vücudumuz var ve dolap dolusu kıyafet ve ayakkabımız.
Dikkat ettim, hep aynı kıyafetler içinde dolaşıyorum. Rahat ettiklerim. Ölene kadar kıyafet almasam bunlar beni götürür.
Bu davranışı çocuklarıma da öğretmeye çalışacağım.
Yapmak istemediklerimi yapmayacağım.
HAYIR demeyi öğreneceğim.
İnsanlar kırılır, daha önce yapmıştım, şimdi yapmazsam ayıp olur, demeyeceğim.
Bu yıl eksilme yılı, çoğalma değil.
Hayatımdan gereksiz her şeyi çıkaracağım. Bana olumlu katkı sağlamayan insanları, sürekli oynadığım telefondaki oyunu, colayı, zamanımı boşuna çalan aptal diziyi, sevmediğim iş yükünü….
Odaklanacağım. Sevdiğim işe, sevdiğim kitaba, yazmaya, en büyük hayalime, en çok da sevdiğim insanlara.
İşte benim yeni yılım….
Ya sizin? Sizin Yeni yıl için kararlarınız neler? Duymayı çok isterim.
Biliyorsunuz hayatın provası yoktur.
Bahar Anahmias, the New Year Girl