Öğrenme ‘yi Öğrenmek

Beynin nasıl öğrendiğini merak eder misiniz? Ben çok merak ederim.

Bazı konuları nasıl daha uzun aklımızda tutuyoruz da, bazılarını nasıl hemen unutuyoruz?

Öğrendiklerimizden nasıl bir yeni şeyler üretebiliyoruz? Yaratıcılık işin neresinde devreye giriyor?

Bu konuda çıkan her kitabı takip etmeye çalışırım. Hem kendim için hem de çocuklarım için merak ediyorum bu konuyu.

Online kursları da bitiriyorum.

Bir tanesi de Öğrenmekle ilgili çok güzel bilgiler veriyordu. Notlarımı aldım. Sizinle paylaşmak istiyorum.

1. Beynin öğrenme de iki modu varmış; Odaklandığı mod ve Dağınık olduğu mod

Odaklandığımız mod belli, belirli bir konuyu öğrenmek üzere masaya oturduğumuz ve o konuya konsantre olduğumuz mod. İnsan beyni 20–25 dakika durmadan öğrendiği konuları beyninin ön lobuna yerleştiriyor. Bunları Fokus mod, yani odaklandığı modda yapıyor.

Dağınık olduğu mod ise beyninizi daha az çalıştırdığınız, egzersiz yaptığınız zaman ya da uyumaya geçmeden önceki an.

Salvador Dali resimlerini yapmadan önce eline anahtarlarını alarak koltuğunda kaykılarak otururmuş. Kafasında yapmayı düşündüğü projeyle birlikte dağınık moda geçmeye hazır hale gelirmiş. Kendinden hafifçe geçip, tam uykuya dalma moduna geçecekken elindeki anahtarlar yere düşünce birden uyanır ve o harika, yaratıcı, sürrealist resimlerini yapmaya başlarmış. Anahtarın düştüğü “Aha” anı onun yaratıcılığını, üretkenliğini tetiklermiş. Dağınık modda edindiği fikri odaklandığı modda hayata geçirirmiş.

“Sanatta böyle ama bilimde de öyle mi?” diye sorabilirsiniz. Dali’nin sistemini Thomas Edison da uygularmış. O da eline aldığı bilyelerle sandalyesinde oturur, muhtemelen az önce çalıştığı projesi kafasında hafif uyku moduna geçermiş. Tam o sırada elinden kayarak yere düşen bilyelerin sesi ile kendine gelir, o da Dali gibi Dağınık Modda edindiği fikirle projesine odaklanırmış.

Fokus mod beynin detaylara odaklandığı, adı üzerinde fokuslandığı, derine indiği mod. Dağınık mod ise beynin büyük resmi gördüğü, konuyu genel olarak gördüğü, beyindeki diğer noktaları da aynı konu üzerine birleştirdiği mod.

Hangisi daha önemli derseniz? Araştımacılar “ikisi de” diyor.

Siz belki Dali ya da Edison gibi koltukta kaykılmak istemezsiniz.

Dediklerine göre yoğunbir çalışmadan sonra kalkıp bir yürüyüşe çıkmak, egzersiz yapmak, hatta duş almak ya da kafanızı dağıtacak bir başka aktivite yapmak öğrenmeye iyi geliyor. Konu beyinde oturuyor.

Tam tersine çok uzun süre bir konuya odaklanmaya çalışmak ise Einstellung etkisi yaratıyormuş. Einstellung etkisi aynı konu üzerine çok fazla çalışmak yüzünden konuya değişik çözümler üretememek, takılıp kalmak olarak adlandırılıyor.

2. Öğrenme ye Başlamayı Ertelemek İçin Bir Teknik Var: Pomodoro

Pek çoğumuz, özellikle öğrenciyken yaşamışızdır. Bir türlü ders çalışmaya oturamayız. Elimiz o notları açmaya gitmez. Masadan uzaklaşırız. Acıktık deriz, tuvalete gideriz. Erteleriz. Bundan kurtulmak için de bir teknik var: Pomodoro.

Pomodoro italyanca domates demek. Domates şeklinde dakika tutan bir kronometre var. Yemek yapanlarınız bilir. Uzmanlar diyor ki; hiç yapamasa bile her insan en az 25 dakika odaklanabilir. Pomodoro’yu kurup, masaya oturup, “Zaten sadece 25 dakika oturacağım” dediğiniz anda “erteleme” isteğiniz gidiyormuş.

Ertelemek istediğiniz anda sonuca değil de sürece odaklanın diyorlar.

“Tüm matematik konularını bitireceğim” değil de “25 dakika konsantre şekilde matematiğe çalışıp, ara vereceğim.” demeliyiz.

25 dakika sonra da ara verip, kendimizi minik bir çikolata, küçük bir yürüyüş, bir arkadaşla ufak bir sohbetle ödüllendirmeliyiz.

3. Öğrenme nin Olmazsa Olmazı “TEKRAR ETMEK”

Hiç düşündünüz mü “Okumayı nasıl öğrendim?” diye? İlk günlerde sadece belli harf ve kelimeleri okuyabildik. Sonra yavaş yavaş daha çok kelime öğrendik, ilk öğrendiklerimizi de sık sık okuduğumuz için onlar bize artık çocuk oyuncağı olarak gözüktü.

Aynı şey matematik, fen, tarih tüm konular için geçerli.

İlk öğrendiğimizde beynimizde nöronlar arasında zayıf bir bağ oluşuyor. Koptu kopacak kadar ince. Konu üzerinde çalıştıkça nöron gittikçe kalınlaşıyor, sonunda hiç kopmayacak kadar kalınlaşıyor ve biz öğrenmiş oluyoruz.

Matematikte bir problemi çözerken önce çözüme bakıyoruz. Sonra bir daha çözüyoruz. Daha sonra ara veriyoruz. Aradan sonra bir daha çözüyoruz. Artık çözüme bakmadan çözüyoruz. Benzer problemler üzerine çalışıyoruz. Onları da tekrar tekrar çözüyoruz. Problem çözme nöronumuz gittikçe kalınlaşıyor. Artık önümüze gelen tüm aynı tip problemleri çözebilecek duruma geliyoruz.

Tekrar etmenin bir başka yararı da öğrendiğimiz konuyu beynimizin Çalışan Hafıza (Working Memory)kısmından çıkarıp, Uzun Süreli Hafıza (Long Term Memory) kısmına atabilmesi.

Araştırmacılar senelerdir Çalışan Hafızamızda (Working Memory) en fazla 7 konuyu tutabildiğimizi zannediyorlardı. Yapılan son araştırmalar sadece 4 konuyu kısa süreli Çalışan Hafızamızda tutabildiğimizi ortaya çıkardı. Yeni öğrendiğimiz bir telefon numarasını aklımızda tutmak istediğimiz yer var ya, işte orası Çalışan Hafızamız (Working Memory). Kullandıktan sonra da aklımızdan çıkıyor zaten. Esas öğrenmek konuyu Uzun Süreli Hafızaya yerleştirmekle başlıyor. Bunun için de tekrar etmek önemli. Tekrar derken öğrendiğiniz andaki 20 tekrardan bahsetmiyorum. Aralıklı olarak yaptığınız, zamana yaydığınız tekrar.

4. Öğrenme de Test Yapmanın Önemi Çok

Test yaptığınız zaman öğrendiğiniz konu Uzun süreli Hafızanıza daha çok yerleşiyor. Nöronlar kalınlaşıyor.

Yapılan bir araştırmada odaklanıp, sadece konuya çalışanları, test yaparak çalışanlarla ölçmüşler. 5 dakika sonra yapılan ölçümde pratik yapanlar daha çok şey hatırlamış ama 2 gün sonra ve 1 hafta sonra yapılan araştırmada test yapanların öğrendikleri konuyu daha çok hatırladığı görülmüş.

Test çözerek öğrenenler Uzun Süreli Hafızaya yerleştirmiş konuyu.

Oturup sadece çalışanlarla, test çözerek çalışanlar arasında bariz bir fark oluşmuş.

5. Uyku Öğrenme nin En Önemli Elementi

Şaşırdınız değil mi? Açıkçası ben de.

2013’de fareler üzerine yapılan bir deneyde beyin hücrelerimizin uyku sırasında kendi kendilerini küçülttükleri, böylece toksik malzemeleri de attıkları öğrenilmiş.

Uzun süre boyunca az uyumanın başka getirileri de var: başağrısı, depresyon, kalp hastalıkları, diyabet, hatta erken ölüm.

Beyin öğrenme üzerine en önemli işlemlerinden birini uyurken gerçekleştiriyor.

Kafanızdaki düşünceleri düzene sokuyor.

Gereksiz olanları elimine ediyor.

Öğrendiğiniz konunun zor gelen taraflarını uykuda prova ediyor.

Tam uykuya dalmadan önce öğrendiklerinizi aklınızdan geçirirseniz, uyku sırasındaki işlem daha da verimli oluyor.

Açıkçası kaliteli ve yeterli bir uyku öğrenmenizi iki katına çıkarıyor.

6. Öğrenme de Görselliği Kullanmak Önemli

Sherlock Holmes okudunuz mu ya da seyrettiniz mi hiç? Ben bayılırım.

Olayları çözerken kullandığı bir teknik var: Kendisi “Mind Palace — Zihin Sarayı” diyor.

Bu teknikte hatırlamak istediğiniz uzun bir liste ya da formulleri çok iyi bildiğiniz görsellerle kafanızdaki bir mekana yerleştirmek. Bir kere öyle öğrendiğiniz zaman unutmuyorsunuz. Zamanı geldiğinde ise bulunduğu yerden, evinizin oturma odasından mesela o formülü çağırabiliyorsunuz.

Öğrenme ile ilgili bu kadar tip verdikten sonra uygulaması size kalmış.

Ben daha önceden bilmediğim birkaç şeyi uygulamaya başladım bile.

Ara veren çocuklarıma da sevgiyle bakıyorum artık. Ara vermenin öğrenmedeki önemini biliyorum.

Odaklanmış mod ve Dağınık mod ise benim için çok yeni bir kavram.

Arşimed’in yıkanırken suyun kaldırma kuvvetini çözmesi, ya da Newton’un başına düşen elma ile Yerçekimini farketmesi de Dağınık moda birer örnek değil mi sizce?

Gün ortasında alınan ufak kestirmeler, şekerlemeler

Alınan minik bir duş,

Ya da çıkılan bir yürüyüş

hepimizin aklına daha inovatif, daha yaratıcı fikirler getirmeye aday.

Daha öğrenecek çok şey var….

Sevgiyle,

Bahar Anahmias, the student

Bir Kahve Molası

Sınavda Başarı ve Gerçek Öğrenmek

Ders çalışma yöntemleri

Not alma yöntemleri

Öğrenmeyi Öğrenmek

Sınava Gireceklere Altın Öneriler

Başarılı veya Başarısız demek çocuğunuzu etkileyebilir

Sınav Öncesi Öneriler

Öğrenmek ve Unutmamak

Sınav Öncesi Beslenme Taktikleri

Anneler ve mentorların buluşma noktası www.i-mom.org

This image has an empty alt attribute; its file name is indir.png
This image has an empty alt attribute; its file name is 1*XPqYIINM3_TQgxQkvwQhKw.png

Bahar Üner Anahmias

Dijital Marka Stratejisti - DIGIBRANDING, Eğitimin Geleceği danışmanı, yazar, öğrenmeye ve öğrendiklerini paylaşmaya aşık, 2 güzel genç kızın ve 1 4 ayaklının annesi, 1 yakışıklının da eşi.

Yorum yapın....

WhatsApp