Çocuğuma doğduğu andan itibaren kitap okudum
“Çocuğunuza 6 aydan itibaren kitap okuyun” diyor otoriteler. Ben doğduğu andan itibaren okudum. Onunla birşeyler paylaşmanın en güzel yollarından biriydi bu.
Sadece kitap okumuyordum, gün içinde beraber yaptığımız her aktiviteyi de anlatarak, onunla bir nevi sohbet ediyordum. “Şimdi arabaya bineceğiz”, “Şu bezi de bağlayalım”, “Bu şarkı ne güzel değil mi? Gel beraber söyleyelim.”, “Kediyi gördün mü? Gel pisi pisi.”, “Annen yemek yaparken sen de onu mu seyrediyorsun? Bak bu da domates.” gibi gün içinde pek çok olayı her seferinde onunla paylaştım. Anne, çocuk bağının ilk 3 senede kurulması gerektiğini hepimiz biliyoruz zaten. Annelik öyle birşey ki, bunu öğretilmeden, içgüdüsel olarak yapıyorsunuz.
Geçen hafta Üsküdar Üniversitesi’nde önemli bir kongreye davetliydim. Üsküdar Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü ev sahipliğinde gerçekleştirilen 6. Çocuk Gelişimi Ulusal Öğrenci Kongresi’ne katılan Boston Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Bölümü Onursal Başkanı Prof. Dr. Barry Zuckerman, 0-3 yaş arasındaki dönemde kitap okumanın beyin ve dil gelişimine önemli katkıları olduğunu söyledi. Kitabın çocukla anne-baba arasındaki ilişkide köprü görevi üstlendiğini, duygusal paylaşım ve etkileşim açısından önemli bir araç olduğunu belirten Prof. Dr. Barry Zuckerman, çocuğa 6 aydan itibaren kitap okunması gerektiğini kaydetti.
Ben biraz erken başlamışım. 🙂
Üsküdar Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve bu yılki teması “Oku-Boya-Dans Et” olarak belirlenen 6. Çocuk Gelişimi Ulusal Öğrenci Kongresi’ne katılan Boston Tıp Merkezi, Boston Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Bölümü Onursal Başkanı Prof. Dr. Barry Zuckerman, çocuk gelişimine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.
Kitap okumak, erken gelişim dönemini etkiliyor
Çocuk gelişimi alanında çalışmaları bulunan Prof. Dr. Barry Zuckerman, özellikle 0-3 yaş arasındaki erken çocukluk gelişiminin desteklenmesinde kitap okumanın önemli olduğunu kaydetti. Erken gelişim döneminde beyne giden uyaranların önemli olduğunu, bunlardan birinin de kitap olduğunu ifade eden Zuckerman, kitabın çocukla anne-baba arasındaki ilişkide köprü olduğunu söyledi.
Duyguların aktarımını sağlıyor
Doğumdan önce ya da doğar doğmaz çok erken aşamalarda duyusal yolakların oluştuğunu belirten Prof. Dr. Barry Zuckerman,
“İşitme ve görme, ardından 6’ıncı aydan itibaren lisan becerileri yükseliyor. Beyin neye hazırsa girdiler de o yönde oluyor. Erken aşamada okuma çok önemli. Bence erken okuma doğumda başlıyor. Anne-babanın sesi önemli. Şarkı söylemeleri, konuşmaları çok önemli. Bebeğe bakması, duyguların aktarımı önemli. Çocuğa 6 aydan itibaren okumak iyi bir şey. 6’ncı aydan itibaren çocuk sesten etkileniyor, annesiyle arasında duygusal bir paylaşma oluyor. İlk yıllarda duygusal paylaşım oluyor. 2 yaş sonrası dil gelişimi ile beraber iletişime geçiyor. Köpek nerede, hayvan nerede gibi soru soruyorsunuz. Sonrasında hikâyeyi anlatmaya başlıyorsunuz. 2,5 yaşına geldiğinde 5 yıla kadar hikâyeye kadar götüren bir sıralama ortaya çıkıyor. 2-3 yaş arasında uyku öncesi okuma yapmak ve bunu bir rutin haline getirmek çok önemli” dedi.
“Kitap sayfasını çevirmek ince motor gelişimini destekliyor”
0-3 yaş arasındaki dönemde kitap okumanın çocuğun ince motor gelişimine faydalı olduğunu, anne ve çocuk arasında iletişimi güçlendirdiğini, etkileşim sağladığını kaydeden Prof. Dr. Barry Zuckerman, “Kitap çocuğun anne ve babasıyla birlikte zaman geçirmesi için çok önemli bir araç. Kitap evrensel bir uyaran. Çocuk anne ve babasıyla bir arada zaman geçiriyor. Anne ve çocuk arasında çok önemli bir etkileşim sağlıyor. Özellikle karşılıklı diyalog kurmak, etkileşimi artırıyor. Sayfa çevirmek ince motor gelişimini destekliyor. Önemli olan çocuğa kitap okumak değil, karşılıklı etkileşim ve paylaşımda bulunmak” dedi.
Çocuk kitapları neye göre seçilmeli?
Çocuğa seçilen kitapların özelliklerini de anlatan Prof. Dr. Barry Zuckerman, “Çocuğa seçilen kitapta renkler, resimler, kitapların sayfa kalınlığı önemli. 0-2 yaş arasında kitap sayfası daha kalın olmalı. Kitapta az yazı ve bebek ve hayvan yüzlerinin belirgin ve anlaşılır olması önemli. Bardak, tabak, sandalye gibi bilinen nesnelerin resimlerinin de bulunması da gerekli. Kitabın kafiyeli, çocuk açısından kolayca tekrar edilebilecek bir metine sahip olmalı” dedi.
Ben çocuklarıma senelerce kitap okudum. İtiraf ediyorum, kitaplara karşı bir düşkünlüğüm zaten var. 6-12 ayda en sevdikleri tip kitaplar, onların da etkileşimde bulunabildikleri, gizli bölmeleri olan kitaplardı. “Kedi nerede? Aaa, buradaymış.” diye bıkmadan usanmadan aynı kitabı açtığımızı bilirim. Onlar sayesinde ilerleyen yaşlarında tanımadığım hayvan kalmadı diyebilirim. Ornitorenk, Senegal galagosu, eşimin ve benim anne-baba olmadan tanımadığı hayvanlardı. Bir de aynı kitabı defalarca okuturlardı. Hikayeyi tamamlarlardı. Dr. Joanne Cummings‘in dediğine göre bu onlarda güven, rahatlama, ne olacağını bilmenin konforu yüzünden olurmuş. Özellikle yatmadan önceki rutinlerde aynı kitabı okumanın (tabii çocuk isterse) çocuk gelişimine etkisi çokmuş. Sürekli tekrarlanan cümlelerin, kelimelerin öğrenilmesi de cabası.
Bilenler biliyor, kızlarımın biri 18, diğeri 14 yaşında. Biri kitap kurdu, diğeri dizi. Ama kitap okumamın onlar üzerindeki etkisini görebiliyorum. Küçük yaşlarında beraberce vakit geçirebildiğimiz kaliteli bu etkinlik, akademik hayatlarında okuduğunu anlayan, kendini yazarak ve konuşarak iyi ifade edebilen bireyler olmalarını sağladı.
İyi ki kitaplar var.
Bahar Anahmias, the book-worm
Çocuklara Kitap Okumanın Yararları